HÜDA-PAR’dan Kürt Meselesi Çalıştayı Yanıtı: 'Statükocular Devletin Toplumuyla Barışmasını Engelliyor'

DİYARBAKIR (PHA) - Rojin SÜNGÜ - Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) Genel Başkan Yardımcısı İshak Sağlam, Diyarbakır’da düzenlenen “Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı”na yönelik eleştirilere sert yanıt verdi. Çalıştayın Kürt meselesine dair çözüm önerileri sunduğunu vurgulayan Sağlam, eleştirenleri "statükocular" olarak nitelendirerek, "Devletin kendi toplumu ile barışmasını istemiyorlar" dedi.

"Çözümün Adresi Meclis ve Siyaset Kurumu" 15-16 Şubat tarihlerinde Diyarbakır’da gerçekleştirilen çalıştay, HÜDA-PAR İnsan Hakları ve Hukuk İşleri Başkanlığı öncülüğünde; siyasetçiler, akademisyenler ve yazarların katılımıyla düzenlendi. Çalıştayda, Kürt meselesinin nedenleri, sonuçları ve çözüm önerileri ele alındı. İshak Sağlam, çalıştayın en önemli çıktılarından birinin, çözümün siyaset ve Meclis çerçevesinde olması gerektiği yönündeki vurgular olduğunu belirtti. “Bu çalıştayda, çözüm adresinin Meclis ve siyaset kurumu olduğu deklare edildi. 40 yıldan beri süregelen şiddet sarmalının çözüme hizmet etmediği ve çözümün önünde engel olduğu belirtilerek mahkûm edildi. Türk-Kürt kardeşliği hiçbir muğlaklığa mahal bırakmayacak şekilde vurgulandı. Herkesin defaatle ifade ettiği yeni anayasa talebi bir kez daha dile getirildi.” "Devletin Toplumuyla Barışmasını Engellemek İstiyorlar" Çalıştay sonuç bildirgesine yönelik gelen tepkileri değerlendiren Sağlam, çözümün statükocular tarafından engellendiğini öne sürdü. “Çalıştayın verdiği genel mesaj, devletin kendi toplumu ile barışması talebidir. Ancak statükocular, devletin kendi toplumu ile barışmasına asla izin vermek istemezler. Bunun doğru anlaşılmasını istemeyenler, İstiklal Mahkemeleri’nin tekrar kurulması hevesine kapılmış durumdalar.” Sağlam, çalıştayın sonuçlarından rahatsız olanların çözüm yerine şiddeti savunduğunu ifade ederek, “Bu çalıştaydan rahatsız olanlar, şiddet sarmalının sona ermesine, çözüm adresinin siyaset kurumu olmasına, kardeşliğin tesis edilmesine ve adil bir anayasanın yapılmasına karşı olanlardır” dedi. "Statükocularla Mücadelemiz Sürecek" HÜDA-PAR Genel Başkan Yardımcısı Sağlam, çalıştayı hedef alan eleştirilere karşı mücadele edeceklerini belirtti. “Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da statükocularla mücadele etmeye devam edeceğiz. Çözümün adresi siyaset ve demokratik mekanizmalardır.” Çalıştaya Kimler Katıldı? Çalıştaya katılan isimler arasında: HÜDA-PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Ekmen AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu Yazarlar, akademisyenler ve siyasetçiler yer aldı. Zekeriya Yapıcıoğlu, açılış konuşmasında Kürt meselesinin çözümüne ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, sorunun çözümüne yönelik siyasi mekanizmaların etkinleştirilmesi gerektiğini vurgulamıştı. Çalıştay Sonuç Bildirgesine Hükümetten Sert Tepki Çalıştayın sonuç bildirgesi Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum ve bazı hükümet yetkilileri tarafından sert şekilde eleştirildi. Hükümete yakın isimler, bildirgede dile getirilen bazı ifadeleri eleştirerek, çözüm sürecine ilişkin önerileri sert bir dille reddetti. Sağlam, hükümete yakın isimlerin çalıştaya yönelik "tehditvari bir dil" kullandığını öne sürerek, “Apoletlilerden aşırma tehditvari dil kullananların hedefinde sadece HÜDA-PAR değil, AK Parti ve tüm sivil siyaset bileşenleri vardır” ifadelerini kullandı. Kürt Meselesine Dair Yeni Tartışmalar Kapıda HÜDA-PAR tarafından düzenlenen çalıştayın sonuç bildirgesi, hükümet çevrelerinde büyük yankı uyandırdı ve sert eleştirilere neden oldu. Çalıştayın çözüm önerileri bazı kesimler tarafından desteklenirken, bazı çevreler tarafından statükoya tehdit olarak değerlendirildi. HÜDA-PAR ise bu eleştirilere karşı "statükocularla mücadeleye devam edeceğiz" açıklamasıyla geri adım atmayacağını duyurdu. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum'un HÜDAPAR'ın düzenlediği çalıştaya ilişkin olduğu iddia edilen yazısı şöyle: "TERÖRSÜZ TÜRKİYE HEDEFİNE İHANETLER ARSIZCA ARTIYOR! 1 Ekim ve devamında Sayın Bahçeli’nin hamleleri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaklaşımlarıyla devreye giren Devlet İnisiyatifinin bir etkisi de bütün emperyalist bölünme projesi yanlılarının bir bir deşifre olmasıdır. Terör sorununun kökten ortadan kaldırılması için başlatılan yeni dönemi istismar edenler hadsizlikte zirve yaptılar. Türkiye’yi bölme hedefli Emperyalist dış Kürt sorunu projesini referans alıp güya insani çözüm çalıştayı yapanlar sonuç bildirgesiyle açıkça ve arsızca Türkiye’nin bölünmesinden yana olduklarını ilan ettiler. Terör diyemeyen, terör örgütüne karşı çıkamayan bu grup iki millet, iki vatandaşlık, iki eğitim dili, hatta iki resmi dil ve iki ülke diyerek Türkiye düşmanlığını ve bölünme niyetlerini ortaya döktüler. Cumhur İttifakından nefret edenlerin ve Ak Partili görününlerin de içinde yer aldığı ama insani olmadığı kesin, bu “bölünme çözümü çalıştayı” Terörsüz Türkiye için başlatılan yeni döneme ihanettir. Hele İslam’ı istismar ederek referans yapan ve bu bölünme projesine dayanak üretme çabaları ile Cumhuriyetin esaslarına düşmanlıkları ise tam bir alçaklıktır. Ne yaparsanız yapın Terörsüz Türkiye pazarlıksız, kayıtsız ve şartsız gerçekleşecektir. Terörsüz Türkiye’ye geçildiğinde de Milli Devletin esaslarını; Cumhuriyet, Üniter Yapı, Türk Milleti, Türk Vatandaşlığı ve Türkçeyi, Türk Bayrağını ve İstiklal Marşını kimse tartışmaya açamayacaktır. Cumhuriyetle kazanılan Milli Devleti tartışmaya açmak ve beka sorunu çıkarmak kimsenin haddi değildir. Buna asla geçit verilmeyecektir. Tam tersine Terörsüz Türkiye, Milli Devleti daha da güçlendirecek adımların atılmasını sağlayacak ve yurtsever demokrasimizi güçlendirecektir." Kaynak : PHA