Ekrem İmamoğlu'ndan Avrupa'ya İsrail'in Saldırılarını 'İzleme' Tepkisi: Refah'a Askeri Harekat Başlatmasını Yine İzlemekle mi Yetineceğiz?

Gündem 07.05.2024 - 22:59, Güncelleme: 07.05.2024 - 22:59
 

Ekrem İmamoğlu'ndan Avrupa'ya İsrail'in Saldırılarını 'İzleme' Tepkisi: Refah'a Askeri Harekat Başlatmasını Yine İzlemekle mi Yetineceğiz?

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye’deki görev süresi dolan Büyükelçi Meyer-Landrut’un veda etkinliğine dönüşen kutlamada yaptığı konuşmada, “İsrail’in, dün, ateşkes teklifini reddederek, 1,5 milyon Filistinlinin sığındığı Refah kentine askeri harekat başlatmasını yine izlemekle mi yetineceğiz? Avrupa’yı ve insani değerlere önem veren tüm ülkeleri, bu vahşete ‘dur’ demeye çağırıyorum. Gazze’de olanlar, insanlık tarihinde kara bir leke haline gelmiştir. Buna daha fazla izin verilmemelidir” dedi.  İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), tarihindeki ilklerden birini daha Başkan Ekrem İmamoğlu döneminde gerçekleştirdi. İBB, Türkiye'de bir yerel yönetim olarak, AB Türkiye Delegasyonu Başkanlığı ile birlikte “Avrupa Günü” kutlamalarının İstanbul ayağının ortak ev sahipliğini yaptı. Haliç Kongre Merkezi Sahil Alanı’nda düzenlenen Avrupa Günü kutlaması; İBB Başkanı İmamoğlu, Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Meyer-Landrut, Atina Belediye Başkanı Haris Doukas, Saraybosna Belediye Başkanı Benjamina Karić ve B40 Balkan Şehirler Ağı Dönem Başkanı Tiran’ın Belediye Başkan Yardımcısı Anuela Ristani ve İstanbul’da görev yapan yabancı ülke misyon şefleri ile çok sayıda özel davetlinin katılımlarıyla gerçekleştirildi. Kutlamada, İmamoğlu ve Türkiye’deki görev süresi dolan Büyükelçi Meyer-Landrut birer konuşma yaptı. “İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ VE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ GİBİ AB’NİN TEMEL ALDIĞI DEĞERLER GERİLEME SÜRECİNDE” İmamoğlu, Avrupa Günü’nde yaptığı konuşmada şunları söyledi: “’Avrupa Günü’nü kutlamak, önem verdiğimiz ortak değerlerimizi hatırlamak için iyi bir fırsat. Bizim için AB, her şeyden önce demokratik bir barış projesidir. Uluslar arasındaki birliğin, etnik köken, dil veya din farkı gözetmeksizin demokratik ve insani ideallerin bayrağı altında kurulabileceğinin bir kanıtıdır. Ancak, uzun bir süredir AB hem içerde hem de sınırlarının dışında yeni sınamalarla karşı karşıya kaldı. Euro krizi ve 2010'ların başındaki göç baskısıyla artan sorunlar, Brexit, Rusya'nın Ukrayna’yı işgali ve son olarak Gazze'de yaşanan insanlık trajedisinin ortaya çıkmasıyla derinleşti. Bu jeopolitik çalkantıların sonuçları, Avrupa'daki liberal demokrasileri adalet, insan hakları ve özgürlükler üzerinden test ediyor. Hükümetlerin bu sorunlara halkın beklentileri yönünde cevap verememesi, popülist otoriter liderlere doğru bir kaymaya yol açıyor. Esasında, ifade özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü gibi AB’nin temel aldığı değerler maalesef küresel olarak da gerileme sürecinde.” “BU DEMOKRATİK KRİZ DÖNEMİ, AVRUPA VE TÜRKİYE İÇİN NE ANLAM İFADE EDİYOR? “Peki içinde bulunduğumuz bu demokratik kriz dönemi, Avrupa ve Türkiye için ne anlam ifade ediyor? Geçen hafta sonu Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo'nun daveti üzerine, Avrupa'nın yaşadığı demokratik krizi ele almak üzere sosyal demokrat belediye başkanlarıyla Paris'te bir araya geldik. Orada da şu soruyu sordum: Kendisini ‘demokratik ideallerin muhafızı’ olarak konumlandıran Avrupa, bu değerleri tutarlı bir biçimde savunduğunu samimiyetle söyleyebilir mi? Göçmen ve mülteci sorununun AB dışındaki ülkelere aktarılmaya çalışılması, bunun aksini göstermektedir. Konu, mültecilerin Avrupa ülkelerinde barınmasına izin verilip, verilmemesi değil, onların Türkiye gibi, Avrupa sınırı dışındaki ülkelerde tutulmasının politika haline getirilmesidir. Bu durum, mülteci meselesinin popülist ve yabancı düşmanı siyasi söylemlerde kullanılmasına zemin hazırlıyor ve sağ otoriterlik Avrupa’da güçleniyor. Oysa, Türkiye ve İstanbul, dünyada en çok sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke ve şehirlerin başında geliyor. Buna rağmen, Türkiye’de demokratların güçlenmesi önemlidir.” “BİZİM GİBİ, AVRUPA İDEALİNİ ÖNEMSEYEN İNSANLARI ENDİŞELENDİREN…” “Avrupa’daki mevcut hükümetlerin Gazze’de yaşananlara verdikleri, daha doğrusu veremedikleri cevap da Avrupa’nın insani değerlerinin farklı coğrafyalarda tutarlı bir şekilde savunulamadığı anlamına geliyor. Aralarında kadınların ve çocukların bulunduğu on binlerce masum Filistinlinin, tüm dünyanın gözlerinin önünde katledilmesinin daha yüksek bir sesle eleştirilmesi ve kınanması gerekmez mi? Bazı hükümetler, bırakın kendileri bunu yapmayı, bunu yapan vatandaşlarının toplantı ve gösteri haklarını, ifade özgürlüklerini kısıtlama yoluna gidiyor. Bu ise, Avrupa’nın demokratik değerler üzerinde yükselen evrensel bir barış projesi olma niteliğinin sorgulanmasına yol açıyor. Bizim gibi, Avrupa idealini önemseyen insanları endişelendiren en önemli konulardan birisi budur.” “İSRAİL’İN REFAH’A ASKERİ HAREKATINI YİNE İZLEMEKLE Mİ YETİNECEĞİZ? “İsrail’in, dün, ateşkes teklifini reddederek, 1,5 milyon Filistinlinin sığındığı Refah kentine askeri harekat başlatmasını da yine izlemekle mi yetineceğiz? Avrupa’yı ve insani değerlere önem veren tüm ülkeleri, bu vahşete ‘dur’ demeye çağırıyorum. Gazze’de olanlar, insanlık tarihinde kara bir leke haline gelmiştir. Buna daha fazla izin verilmemelidir. Önümüzdeki dönemde AB’nin kendi iç demokrasi mücadelesine devam edeceğini gözlemliyorum. Haziran ayında gerçekleşecek Avrupa Parlamentosu seçimlerini, dikkatle takip edeceğiz. Türkiye’de ve Avrupa’nın diğer bazı ülkelerinde karşılaştığımız demokratik gerilemeye, ancak kapsayıcı, katılımcı ve halkın sesine kulak veren yeni bir siyaset kültürü ve bu anlayışla inşa edeceğimiz siyasal ve ekonomik kurumlarla çözüm bulabiliriz.” “MART 2024 YEREL SEÇİM SONUÇLARI, TÜRKİYE’DEKİ DEMOKRATİK GERİLEMEYE SON VERDİ” “Türkiye de kendi içinde derinleşen bir demokrasi krizinden geçiyor. Ülkemizde son 10 yılda kurumsal yapı zayıflatıldı. Arkasından tek bir lider etrafında otoriter bir siyasal rejim şekillendi. Mart 2024 yerel seçim sonuçları, Türkiye’deki demokratik gerilemeye son verdi. Seçmen, muhalefeti güçlendirerek, siyaset zeminindeki meşruiyeti yeniden dağıttı. Bu sonuç, demokrasimizin dayanıklılığının göstergesidir. Bu zor zamanlarda Türk halkı demokratik değerlere olağanüstü bir bağlılık gösterdi. İstanbul'da geçtiğimiz 5 yıl boyunca, siyasi görüşü ne olursa olsun, İstanbulluların her kesimine hizmet götürdük. Kutuplaşmanın ilacı buydu. ‘İstanbul İttifakı’ adı altında kapsayıcı bir toplumsal hareket inşa ettik. Dahası; halkın endişelerini dinlemenin ve bunlara uyum sağlamanın önemini gösterdik. Toplumla, güçlü ve samimi bir iletişim kurduk. Bu siyasi zeminde CHP, liyakatli adaylarla halkın karşısına çıktı ve ülke genelinde her kesimden 3,5 milyondan fazla yeni seçmen kazandı. Bugün Türkiye nüfusunun yüzde 65’inden fazlasını ve ekonomisinin, neredeyse yüzde 80’ini oluşturan belediyeleri, sosyal demokrat belediye başkanları yönetiyor. CHP, Türk siyasetinin yeni ağırlık merkezi haline geldi.” “BİRLEŞİK VE DEMOKRATİK BİR AVRUPA, TÜRKİYE’NİN KATILIMI OLMADAN GERÇEKLEŞTİRİLEMEZ” “Avrupa, kendi demokratik sorunlarıyla mücadele ederken, Türkiye’nin rolü sıklıkla göz ardı edilmektedir. AB’nin, ‘önce Avrupa’ vizyonunun demokratik bir Türkiye’yi kucaklaması gerektiğini fark etmesi elzemdir. Avrupa’ya yönelik varoluşsal tehditlerle mücadele, Türkiye’yi de içeren kapsayıcı bir yaklaşımı gerektirmektedir. CHP olarak biz, Türkiye’yi her zaman Avrupa’nın ayrılmaz bir parçası olarak gördük ve kendimizi Avrupa meseleleri ve çözümlerinin paydaşı olarak konumlandırdık. İddiamız şudur: Birleşik ve demokratik bir Avrupa, Türkiye’nin katılımı olmadan gerçekleştirilemez. Bu nedenle, AB’nin genişleme politikaları tartışılırken, Türkiye’nin adının geçmemesi, 60 yıldır süregelen ortaklık ilişkisinin ve 20 yılı aşkındır devam eden üyelik sürecinin yok sayılması kabul edilemez.” “KATILIMCI ‘İSTANBUL MODELİ’, SADECE TÜRKİYE’DE DEĞİL, AVRUPA’DA DA İLHAM KAYNAĞI OLMAYI SÜRDÜRECEK” “Büyükelçi Meyer-Landrut’un konuşmasında bahsettiği gibi, İstanbul’un karbon-nötr bir şehir olması ve iklim değişikliğine adaptasyon programı gibi AB ile beraber başarılı projelere de imza attık. Fakat bunlar yeterli değil. Önümüzdeki dönemde, AB’nin yerel yönetimlerle daha yakın çalışmasını ve etkisi halkımız tarafından da hissedilebilen projeleri birlikte hayata geçirebilmeyi hedeflemeliyiz. İstanbul’daki yönetim anlayışımızın temelinde, demokrasi ve katılımcılığın olduğunun altını çiziyorum. Bunu, son 5 yıl içerisinde yaptığımız icraatlarla kanıtladık. İnsanı odağımıza alıyor, ayrım gözetmeden 16 milyon İstanbulluya eşit hizmet veriyor, şehri yurttaşlarla birlikte yönetiyoruz. Önümüzdeki 5 yıllık dönemde de aynı anlayışla çalışmaya devam edeceğiz. Katılımcı ‘İstanbul Modeli’, sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da da ilham kaynağı olmayı sürdürecek.” AVRUPA GÜNÜ’NÜN ÖYKÜSÜ 1985 yılında, “Avrupa Tek Senedi”nin temellerinin atıldığı “Milano Zirvesnüi” kapsamında alınan kararla birlikte; 9 Mayıs, “Avrupa Günü” olarak ilan edildi. 9 Mayıs’a sembolik önemi kazandıran tarihi gelişme ise, dönemin Fransa Dışişleri Bakanı Robert Schuman’ın, 9 Mayıs 1950 tarihinde okuyarak, ilan ettiği “Schuman Bildirisi” olmuştur. Söz konusu bildiride, Avrupa’da, barışçıl ilişkilerin kalıcı bir şekilde tesis edilmesinin zaruri olduğu vurgulanmış; daha sistematik ve organize bir Avrupa kurulabilmesi adına bir kanun teklif edilmiştir. Bu kapsamda, Fransa ile Batı Almanya'nın kömür ve çelik sanayilerinin tek çatı altında birleştirilmesi önerilmiştir. Söz konusu fikir dâhilinde oluşturulan Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu, birliğe giden yolun kilometre taşı olarak nitelendirilmektedir. Bu bağlamda “Schuman Bildirisi”, bir nevi AB’nin başlangıcına giden fikriyatı ortaya koymaktadır. Avrupa Günü, gerek üye ülkelerde gerekse de aday ve potansiyel ülkelerde çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır. 9 Mayıs Avrupa Günü, 1999 Helsinki Zirvesi’nde Türkiye’ye aday ülke statüsünün verilmesiyle birlikte; 2000 yılından bu yana, Ankara ve İstanbul merkezli olarak, Türkiye’de de kutlanmaktadır. Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye’deki görev süresi dolan Büyükelçi Meyer-Landrut’un veda etkinliğine dönüşen kutlamada yaptığı konuşmada, “İsrail’in, dün, ateşkes teklifini reddederek, 1,5 milyon Filistinlinin sığındığı Refah kentine askeri harekat başlatmasını yine izlemekle mi yetineceğiz? Avrupa’yı ve insani değerlere önem veren tüm ülkeleri, bu vahşete ‘dur’ demeye çağırıyorum. Gazze’de olanlar, insanlık tarihinde kara bir leke haline gelmiştir. Buna daha fazla izin verilmemelidir” dedi. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), tarihindeki ilklerden birini daha Başkan Ekrem İmamoğlu döneminde gerçekleştirdi. İBB, Türkiye'de bir yerel yönetim olarak, AB Türkiye Delegasyonu Başkanlığı ile birlikte “Avrupa Günü” kutlamalarının İstanbul ayağının ortak ev sahipliğini yaptı. Haliç Kongre Merkezi Sahil Alanı’nda düzenlenen Avrupa Günü kutlaması; İBB Başkanı İmamoğlu, Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Meyer-Landrut, Atina Belediye Başkanı Haris Doukas, Saraybosna Belediye Başkanı Benjamina Karić ve B40 Balkan Şehirler Ağı Dönem Başkanı Tiran’ın Belediye Başkan Yardımcısı Anuela Ristani ve İstanbul’da görev yapan yabancı ülke misyon şefleri ile çok sayıda özel davetlinin katılımlarıyla gerçekleştirildi. Kutlamada, İmamoğlu ve Türkiye’deki görev süresi dolan Büyükelçi Meyer-Landrut birer konuşma yaptı.

“İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ VE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ GİBİ AB’NİN TEMEL ALDIĞI DEĞERLER GERİLEME SÜRECİNDE”

İmamoğlu, Avrupa Günü’nde yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“’Avrupa Günü’nü kutlamak, önem verdiğimiz ortak değerlerimizi hatırlamak için iyi bir fırsat. Bizim için AB, her şeyden önce demokratik bir barış projesidir. Uluslar arasındaki birliğin, etnik köken, dil veya din farkı gözetmeksizin demokratik ve insani ideallerin bayrağı altında kurulabileceğinin bir kanıtıdır. Ancak, uzun bir süredir AB hem içerde hem de sınırlarının dışında yeni sınamalarla karşı karşıya kaldı. Euro krizi ve 2010'ların başındaki göç baskısıyla artan sorunlar, Brexit, Rusya'nın Ukrayna’yı işgali ve son olarak Gazze'de yaşanan insanlık trajedisinin ortaya çıkmasıyla derinleşti. Bu jeopolitik çalkantıların sonuçları, Avrupa'daki liberal demokrasileri adalet, insan hakları ve özgürlükler üzerinden test ediyor. Hükümetlerin bu sorunlara halkın beklentileri yönünde cevap verememesi, popülist otoriter liderlere doğru bir kaymaya yol açıyor. Esasında, ifade özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü gibi AB’nin temel aldığı değerler maalesef küresel olarak da gerileme sürecinde.”

“BU DEMOKRATİK KRİZ DÖNEMİ, AVRUPA VE TÜRKİYE İÇİN NE ANLAM İFADE EDİYOR?

“Peki içinde bulunduğumuz bu demokratik kriz dönemi, Avrupa ve Türkiye için ne anlam ifade ediyor? Geçen hafta sonu Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo'nun daveti üzerine, Avrupa'nın yaşadığı demokratik krizi ele almak üzere sosyal demokrat belediye başkanlarıyla Paris'te bir araya geldik. Orada da şu soruyu sordum: Kendisini ‘demokratik ideallerin muhafızı’ olarak konumlandıran Avrupa, bu değerleri tutarlı bir biçimde savunduğunu samimiyetle söyleyebilir mi? Göçmen ve mülteci sorununun AB dışındaki ülkelere aktarılmaya çalışılması, bunun aksini göstermektedir. Konu, mültecilerin Avrupa ülkelerinde barınmasına izin verilip, verilmemesi değil, onların Türkiye gibi, Avrupa sınırı dışındaki ülkelerde tutulmasının politika haline getirilmesidir. Bu durum, mülteci meselesinin popülist ve yabancı düşmanı siyasi söylemlerde kullanılmasına zemin hazırlıyor ve sağ otoriterlik Avrupa’da güçleniyor. Oysa, Türkiye ve İstanbul, dünyada en çok sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke ve şehirlerin başında geliyor. Buna rağmen, Türkiye’de demokratların güçlenmesi önemlidir.”

“BİZİM GİBİ, AVRUPA İDEALİNİ ÖNEMSEYEN İNSANLARI ENDİŞELENDİREN…”

“Avrupa’daki mevcut hükümetlerin Gazze’de yaşananlara verdikleri, daha doğrusu veremedikleri cevap da Avrupa’nın insani değerlerinin farklı coğrafyalarda tutarlı bir şekilde savunulamadığı anlamına geliyor. Aralarında kadınların ve çocukların bulunduğu on binlerce masum Filistinlinin, tüm dünyanın gözlerinin önünde katledilmesinin daha yüksek bir sesle eleştirilmesi ve kınanması gerekmez mi? Bazı hükümetler, bırakın kendileri bunu yapmayı, bunu yapan vatandaşlarının toplantı ve gösteri haklarını, ifade özgürlüklerini kısıtlama yoluna gidiyor. Bu ise, Avrupa’nın demokratik değerler üzerinde yükselen evrensel bir barış projesi olma niteliğinin sorgulanmasına yol açıyor. Bizim gibi, Avrupa idealini önemseyen insanları endişelendiren en önemli konulardan birisi budur.”

“İSRAİL’İN REFAH’A ASKERİ HAREKATINI YİNE İZLEMEKLE Mİ YETİNECEĞİZ?

“İsrail’in, dün, ateşkes teklifini reddederek, 1,5 milyon Filistinlinin sığındığı Refah kentine askeri harekat başlatmasını da yine izlemekle mi yetineceğiz? Avrupa’yı ve insani değerlere önem veren tüm ülkeleri, bu vahşete ‘dur’ demeye çağırıyorum. Gazze’de olanlar, insanlık tarihinde kara bir leke haline gelmiştir. Buna daha fazla izin verilmemelidir. Önümüzdeki dönemde AB’nin kendi iç demokrasi mücadelesine devam edeceğini gözlemliyorum. Haziran ayında gerçekleşecek Avrupa Parlamentosu seçimlerini, dikkatle takip edeceğiz. Türkiye’de ve Avrupa’nın diğer bazı ülkelerinde karşılaştığımız demokratik gerilemeye, ancak kapsayıcı, katılımcı ve halkın sesine kulak veren yeni bir siyaset kültürü ve bu anlayışla inşa edeceğimiz siyasal ve ekonomik kurumlarla çözüm bulabiliriz.”

“MART 2024 YEREL SEÇİM SONUÇLARI, TÜRKİYE’DEKİ DEMOKRATİK GERİLEMEYE SON VERDİ”

“Türkiye de kendi içinde derinleşen bir demokrasi krizinden geçiyor. Ülkemizde son 10 yılda kurumsal yapı zayıflatıldı. Arkasından tek bir lider etrafında otoriter bir siyasal rejim şekillendi. Mart 2024 yerel seçim sonuçları, Türkiye’deki demokratik gerilemeye son verdi. Seçmen, muhalefeti güçlendirerek, siyaset zeminindeki meşruiyeti yeniden dağıttı. Bu sonuç, demokrasimizin dayanıklılığının göstergesidir. Bu zor zamanlarda Türk halkı demokratik değerlere olağanüstü bir bağlılık gösterdi. İstanbul'da geçtiğimiz 5 yıl boyunca, siyasi görüşü ne olursa olsun, İstanbulluların her kesimine hizmet götürdük. Kutuplaşmanın ilacı buydu. ‘İstanbul İttifakı’ adı altında kapsayıcı bir toplumsal hareket inşa ettik. Dahası; halkın endişelerini dinlemenin ve bunlara uyum sağlamanın önemini gösterdik. Toplumla, güçlü ve samimi bir iletişim kurduk. Bu siyasi zeminde CHP, liyakatli adaylarla halkın karşısına çıktı ve ülke genelinde her kesimden 3,5 milyondan fazla yeni seçmen kazandı. Bugün Türkiye nüfusunun yüzde 65’inden fazlasını ve ekonomisinin, neredeyse yüzde 80’ini oluşturan belediyeleri, sosyal demokrat belediye başkanları yönetiyor. CHP, Türk siyasetinin yeni ağırlık merkezi haline geldi.”

“BİRLEŞİK VE DEMOKRATİK BİR AVRUPA, TÜRKİYE’NİN KATILIMI OLMADAN GERÇEKLEŞTİRİLEMEZ”

“Avrupa, kendi demokratik sorunlarıyla mücadele ederken, Türkiye’nin rolü sıklıkla göz ardı edilmektedir. AB’nin, ‘önce Avrupa’ vizyonunun demokratik bir Türkiye’yi kucaklaması gerektiğini fark etmesi elzemdir. Avrupa’ya yönelik varoluşsal tehditlerle mücadele, Türkiye’yi de içeren kapsayıcı bir yaklaşımı gerektirmektedir. CHP olarak biz, Türkiye’yi her zaman Avrupa’nın ayrılmaz bir parçası olarak gördük ve kendimizi Avrupa meseleleri ve çözümlerinin paydaşı olarak konumlandırdık. İddiamız şudur: Birleşik ve demokratik bir Avrupa, Türkiye’nin katılımı olmadan gerçekleştirilemez. Bu nedenle, AB’nin genişleme politikaları tartışılırken, Türkiye’nin adının geçmemesi, 60 yıldır süregelen ortaklık ilişkisinin ve 20 yılı aşkındır devam eden üyelik sürecinin yok sayılması kabul edilemez.”

“KATILIMCI ‘İSTANBUL MODELİ’, SADECE TÜRKİYE’DE DEĞİL, AVRUPA’DA DA İLHAM KAYNAĞI OLMAYI SÜRDÜRECEK”

“Büyükelçi Meyer-Landrut’un konuşmasında bahsettiği gibi, İstanbul’un karbon-nötr bir şehir olması ve iklim değişikliğine adaptasyon programı gibi AB ile beraber başarılı projelere de imza attık. Fakat bunlar yeterli değil. Önümüzdeki dönemde, AB’nin yerel yönetimlerle daha yakın çalışmasını ve etkisi halkımız tarafından da hissedilebilen projeleri birlikte hayata geçirebilmeyi hedeflemeliyiz. İstanbul’daki yönetim anlayışımızın temelinde, demokrasi ve katılımcılığın olduğunun altını çiziyorum. Bunu, son 5 yıl içerisinde yaptığımız icraatlarla kanıtladık. İnsanı odağımıza alıyor, ayrım gözetmeden 16 milyon İstanbulluya eşit hizmet veriyor, şehri yurttaşlarla birlikte yönetiyoruz. Önümüzdeki 5 yıllık dönemde de aynı anlayışla çalışmaya devam edeceğiz. Katılımcı ‘İstanbul Modeli’, sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da da ilham kaynağı olmayı sürdürecek.”

AVRUPA GÜNÜ’NÜN ÖYKÜSÜ

1985 yılında, “Avrupa Tek Senedi”nin temellerinin atıldığı “Milano Zirvesnüi” kapsamında alınan kararla birlikte; 9 Mayıs, “Avrupa Günü” olarak ilan edildi. 9 Mayıs’a sembolik önemi kazandıran tarihi gelişme ise, dönemin Fransa Dışişleri Bakanı Robert Schuman’ın, 9 Mayıs 1950 tarihinde okuyarak, ilan ettiği “Schuman Bildirisi” olmuştur. Söz konusu bildiride, Avrupa’da, barışçıl ilişkilerin kalıcı bir şekilde tesis edilmesinin zaruri olduğu vurgulanmış; daha sistematik ve organize bir Avrupa kurulabilmesi adına bir kanun teklif edilmiştir. Bu kapsamda, Fransa ile Batı Almanya'nın kömür ve çelik sanayilerinin tek çatı altında birleştirilmesi önerilmiştir. Söz konusu fikir dâhilinde oluşturulan Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu, birliğe giden yolun kilometre taşı olarak nitelendirilmektedir. Bu bağlamda “Schuman Bildirisi”, bir nevi AB’nin başlangıcına giden fikriyatı ortaya koymaktadır. Avrupa Günü, gerek üye ülkelerde gerekse de aday ve potansiyel ülkelerde çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır. 9 Mayıs Avrupa Günü, 1999 Helsinki Zirvesi’nde Türkiye’ye aday ülke statüsünün verilmesiyle birlikte; 2000 yılından bu yana, Ankara ve İstanbul merkezli olarak, Türkiye’de de kutlanmaktadır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve trabzonhabermerkezi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Adana escort bayan Çukurova escort bayan Seyhan escort bayan Ankara escort bayan Mamak escort bayan Etimesgut escort bayan Polatlı escort bayan Pursaklar escort bayan Haymana escort bayan Çankaya escort bayan Keçiören escort bayan Sincan escort bayan Antalya escort bayan Kumluca escort bayan Konyaaltı escort bayan Manavgat escort bayan Muratpaşa escort bayan Kaş escort bayan Alanya escort bayan Kemer escort bayan Bursa escort bayan Eskişehir escort bayan Gaziantep escort bayan Şahinbey escort bayan Nizip escort bayan Şehitkamil escort bayan İstanbul escort bayan Merter escort bayan Nişantaşı escort bayan Şerifali escort bayan Maltepe escort bayan Sancaktepe escort bayan Eyüpsultan escort bayan Şişli escort bayan Kayaşehir escort bayan Büyükçekmece escort bayan Beşiktaş escort bayan Mecidiyeköy escort bayan Zeytinburnu escort bayan Sarıyer escort bayan Bayrampaşa escort bayan Fulya escort bayan Beyoğlu escort bayan Başakşehir escort bayan Tuzla escort bayan Beylikdüzü escort bayan Pendik escort bayan Bağcılar escort bayan Ümraniye escort bayan Üsküdar escort bayan Esenyurt escort bayan Küçükçekmece escort bayan Esenler escort bayan Güngören escort bayan Kurtköy escort bayan Bahçelievler escort bayan Sultanbeyli escort bayan Ataşehir escort bayan Kağıthane escort bayan Fatih escort bayan Çekmeköy escort bayan Çatalca escort bayan Bakırköy escort bayan Kadıköy escort bayan Avcılar escort bayan Beykoz escort bayan Kartal escort bayan İzmir escort bayan Balçova escort bayan Konak escort bayan Bayraklı escort bayan Buca escort bayan Çiğli escort bayan Gaziemir escort bayan Bergama escort bayan Karşıyaka escort bayan Urla escort bayan Bornova escort bayan Çeşme escort bayan Kayseri escort bayan Kocaeli escort bayan Gebze escort bayan İzmit escort bayan Malatya escort bayan Manisa escort bayan Mersin escort bayan Yenişehir escort bayan Mezitli escort bayan Erdemli escort bayan Silifke escort bayan Akdeniz escort bayan Anamur escort bayan Muğla escort bayan Bodrum escort bayan Milas escort bayan Dalaman escort bayan Marmaris escort bayan Fethiye escort bayan Datça escort bayan Samsun escort bayan Atakum escort bayan İlkadım escort bayan Adıyaman escort bayan Afyonkarahisar escort bayan Ağrı escort bayan Aksaray escort bayan Amasya escort bayan Ardahan escort bayan Artvin escort bayan Aydın escort bayan Balıkesir escort bayan Bartın escort bayan Batman escort bayan Bayburt escort bayan Bilecik escort bayan Bingöl escort bayan Bitlis escort bayan Bolu escort bayan Burdur escort bayan Çanakkale escort bayan Çankırı escort bayan Çorum escort bayan Denizli escort bayan Diyarbakır escort bayan Düzce escort bayan Edirne escort bayan Elazığ escort bayan Erzincan escort bayan Erzurum escort bayan Giresun escort bayan Gümüşhane escort bayan Hakkari escort bayan Hatay escort bayan Iğdır escort bayan Isparta escort bayan Kahramanmaraş escort bayan Karabük escort bayan Karaman escort bayan Kars escort bayan Kastamonu escort bayan Kırıkkale escort bayan Kırklareli escort bayan Kırşehir escort bayan Kilis escort bayan Konya escort bayan Kütahya escort bayan Mardin escort bayan Muş escort bayan Nevşehir escort bayan Niğde escort bayan Ordu escort bayan Osmaniye escort bayan Rize escort bayan Sakarya escort bayan Siirt escort bayan Sinop escort bayan Sivas escort bayan Şanlıurfa escort bayan Şırnak escort bayan Tekirdağ escort bayan Tokat escort bayan Trabzon escort bayan Tunceli escort bayan Uşak escort bayan Van escort bayan Yalova escort bayan Yozgat escort bayan Zonguldak escort bayan
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.