Tütün kullanımı akciğer kanseri riskini arttırıyor
Akciğer kanserinin tüm dünyada ciddi bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurgulayan Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, tüm kanser türlerinde olduğu gibi akciğer kanserinin de erken tanı ile tedavideki başarı oranının artması sebebiyle hastalık belirtilerinin önceden bilinmesinin hayati derece önemli olduğunu söyledi.
BURSA (İGFA) - Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, her yıl Kasım ayı boyunca kutlanan ‘Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı’ kapsamında açıklamalarda bulundu. Akciğer kanserinin gerek dünyada gerekse Türkiye’de kanser kaynaklı ölümlerin en yaygın nedeni olduğunu belirten Dr. Yavuzyılmaz, “Akciğer kanserlerinin yaklaşık yüzde 90’ı tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı ile oluşmaktadır. Dolayısıyla sigara içiminin engellenmesiyle akciğer kanseri tanısının yüzde 90’a kadar önlenebileceği tahmin edilmektedir. Bunun yanında pasif içicilik, akciğer kanseri yönünden aile öyküsünün varlığı, bazı vitaminler, radon ya da asbest gibi kimyasallar, arsenik gibi endüstriyel ürünler ile radyasyon maruziyeti, bazı organik kimyasallar, hava kirliliği, HIV enfeksiyonu ve tüberküloz akciğer kanserinin başlıca sebepleri arasında yer almaktadır” dedi.
Akciğer kanserinin genellikle öksürük ile belirti verdiğini ifade eden Dr. Yavuzyılmaz, “En sık görülen belirti geçmeyen veya giderek kötüleşen öksürük. Bunun yanında öksürürken kan veya kanlı balgam çıkarma, derin nefes alırken, öksürürken veya gülerken kötüleşen göğüs ağrısı, iştahsızlık, halsizlik, yorgunluk ve kilo kaybı, ses kısıklığı, nefes darlığı, sürekli tekrarlayan veya geçmeyen bronşit veya zatürre gibi akciğer enfeksiyonları akciğer kanserinin belirtileri arasında yer alır. Geçmeyen öksürük şikâyeti olan kişiler vakit kaybetmeden doktora gitmelidirler” diye konuştu.
‘Tedavide Multidisipliner Yaklaşım’
Akciğer kanserinin tedavisinin kişiye özel ilerlediğinin altını çizen Dr. Yavuzyılmaz, “Her hasta ayrı ayrı değerlendirilip, tedavisi düzenlenir. Tedavi kararında; hastalığın yeri, evresi, hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunlarının varlığı gibi birden fazla faktör etkilidir. Multidisipliner bir çalışma gerektiren bu tedaviler; cerrahi, hedefe yönelik tedaviler, radyoterapi, kemoterapi gibi farklı seçenekleri içermektedir” şeklinde konuştu.
Dr. Yavuzyılmaz son olarak sözlerine şunları ekledi:
“Akciğer kanserine karşı elimizdeki en büyük silah sigaradan uzak durmak. Tütün ve tütün ürünlerinden uzak durarak ve düzenli fiziksel aktivite yaparak akciğer kanserine yakalanma riskini çok büyük oranda azaltabileceğimizi hiç aklımızdan çıkarmamalıyız”