Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC'nin Türk Dünyası İçerisindeki Stratejik Önemi ve Fahri Doktora Tevdi Töreni'ne Katıldı.
Trabzon Haber Merkezi | Programa ayrıca Vali Aziz Yıldırım, Eski Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, Trabzon Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Aşıkkutlu, Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, KKTC Trabzon Başkonsolosu Erek Çağatay, siyasi parti ve sivil toplum kuruluş temsilcileri, akademisyenler, öğrenciler katıldı.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Bana bu onuru layık gören Üniversite Rektörü'ne ve yönetimine şahsım ve Kıbrıs halkı adına teşekkür ediyorum. Trabzon bizim için çok büyük bir anlam ifade etmektedir. 1453’te Fatih İstanbul’u fethettikten sonra 1461’de Trabzon’u fethetti. Burası önemli bir şehirdir. Bu zorlu günlerde yavru vatanın da temelinin atıldığını söyleyebiliriz. Bizleri tarihin derinliklerinden birbirimize bağlayan bütün unsurlar bu iki milletin ayrılmaz bir bütün olduğunun açık ve yalın halidir. Kıbrıs’tan baktığımızda Torosları, Toroslardan baktığımızda da Beşparmak Dağlarını görürüz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni bağımsız bir devlet olarak yaşatmak için Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte verdiğimiz mücadelenin ne kadar önemli olduğunu sizlerle paylaşmak istiyorum. Kıbrıs Türk'ü çok acı günler yaşadı ama Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti artık yoluna emin adımlarla ilerliyor.
Kıbrıs Türkleri ayrı dili, dini, kültürü, gelenek ve görenekleriyle, verdiği mücadelesiyle ayrı bir halktır. Kıbrıs Türk halkı da kendi geleceğini tayin etmek hakkına sahiptir. Biz bu yolu Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte yürüyeceğiz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘Kıbrıs Türk’ünün arkasındayız’ diyerek bu sesi bütün dünyaya duyurmuştur. Kendisine teşekkür ediyorum. Bizlerin geleceği, istikbali birdir beraberdir. Kıbrıs Millî Dava’dır. Millî siyaseti sonuna kadar sürdürmek düşüncesi içerisindeyiz. Birlikte tek yürek olmanın mutluluğu içindeyim.
Türkiye Cumhuriyeti ile uyum içinde sonuna kadar bu siyaseti yürütmenin gelecekte bizlere hayırlar getireceğine inanıyorum. Kaynaşma, dayanışma, kardeşlik duyguları içinde hep birlikte geleceğe güçlü adımlarla yürüyeceğimize inanıyorum.
KTÜ’nün bu onuruna layık olduğum için çok bahtiyarım. Bana Fahri Doktora'yı tevdi eden başta Rektör’e ve yönetimi olmak üzere herkese teşekkür ediyorum. Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum.” dedi.
Vali Aziz Yıldırım ise, “Malumlarınız olduğu üzere Kıbrıs, tarih boyunca Orta Doğu'ya açılmak isteyen devletler için, vazgeçilmez stratejik ve ticari bir öneme sahip olmuştur. Coğrafi konumu göz önüne alındığında Ada, her dönem stratejik önemini muhafaza etmiştir. Adayı elinde bulunduran güç, her zaman Türkiye’den Mısır’a, Lübnan’dan, İran’a kadar olan bölgeyi kontrol etmiştir.
1517 yılından itibaren Ada üzerinde Türk egemenliği hukuken kurulmuş, binlerce Türk aile adaya göç etmiş ve Kıbrıs, bütün tarihi boyunca kesintisiz, çok uzun bir süre Türklerin hâkimiyeti altında kalmıştır.
Osmanlı’nın son dönemleri ile Cumhuriyetimizin ilk yarım yüzyılı boyunca adadaki Türk varlığı yok sayılmaya çalışılmış, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı ile neticelenen süreçte Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakının önüne geçilmiş; “Yunan megalo idea”sı ve diğer ülkelerin savaşla elde edemediği hedeflerini masa başında elde etme girişimleri akamete uğratılmıştır.
Türkiye, 1974 yılında gerçekleştirdiği Kıbrıs Barış Harekâtı'nda malî yükümlülüğü ve ambargoları dahi göze aldığı halde asla Ada’da yaşayan Türk halkının güvenliğini ve egemenlik hakkını taviz ve pazarlık konusu etmemiştir, ettirmemiştir. Bugün adada barışı ve burada yaşayan Türk toplumunun güvenliğini sağlamak amacıyla Türk Silahlı Kuvvetleri’ni temsilen bulunan unsurların vazifesi, sorumluluğuna verilmiş olan bölgede, garantör devletlerden biri olarak Türkiye’nin hak ve menfaatlerini, KKTC’nin varlığını ve toprak bütünlüğünü korumaktır.
Büyük önder Atatürk’ün ifade ettiği gibi ve bugün daha iyi anlıyoruz ki; Kıbrıs, stratejik olarak ve Türkiye’nin ulusal güvenliği açısından çok büyük bir önem taşımaktadır. Adadaki Türk varlığının korunması, Türkiye açısından hayati öneme sahiptir. Doğal gaz ve petrol boru hatlarının İskenderun körfezine kadar uzanması, bölgenin ve Kıbrıs’ın stratejik önemini bir kat daha artırmaktadır. Kıbrıs konusunda, bölgenin stratejik önemini yansıtan birçok jeopolitik hesabın yanı sıra Doğu Akdeniz’deki doğal gaz yataklarının küresel güçler tarafından kullanılmak istenmesi de bir diğer hesaptır.
Kıbrıs, Türkiye için jeopolitik öneme sahip olduğu kadar, tarihi, sosyal, ekonomik ve akrabalık bağları açısından da büyük bir öneme haizdir. Bu önemi ifade etmek üzere iki toplum arasında ana vatan-yavru vatan söylemi öne çıkmıştır. Kıbrıs Türkiye için yavru vatan, Türkiye Kıbrıs için ana vatan olmuştur. Kuşkusuz, haklı Kıbrıs davamızın dünyaya anlatılması mücadelemiz adadaki eşit Türk varlığını tüm dünya kabul edinceye kadar sürecektir.
Trabzon şehrimizin de özel olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetimiz ile yakın bağları ve münasebetleri bulunmaktadır. Buradan göç ederek Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde yaşamını sürdüren çok sayıda hemşehrimiz, Trabzon’da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başkonsolosluğumuz ve Trabzon’dan Lefkoşe’ye doğrudan uçak seferlerimiz mevcuttur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin Türkiye kapılarından birisi de Trabzon’dur diyebiliriz. Hemşehrilerimizin Kıbrıs ekonomisine, siyasetine ve ticaretine önemli katkıları bulunuyor ve bu katkılar artarak devam edecektir.
Bu vesile ile şehrimizi teşrif ederek kardeşlik bağlarımızın tazelenmesine ve güçlenmesine vesile olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanımızın ilimizi teşrifleri dolayısıyla teşekkürlerimizi arz ediyorum. Kendilerini, Karadeniz Teknik Üniversitemiz Senatosunca takdim edilecek olan Fahri Doktora dolayısıyla tebrik ediyor hayırlara vesile olmasını diliyorum.” dedi.
Programın sonunda KTÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı ve yönetimi tarafından KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a Fahri Doktorası tevdi edildi.