Trabzonspor Rekor peşinde koşmasa..

Spor Toto Süper Lig Ahmet Çalık Sezonu'nun 34'üncü haftasında Trabzonspor ile Adana Demirspor karşı karşıya geldi. Zorlu müsabaka bordo-mavililerin 3-1'lik galibiyetiyle sona erdi. Trabzonspor kalan 4 haftada 1 puan alması halinde, diğer takımların aldığı sonuçlara bakmaksızın 2021-2022 sezonunu şampiyon tamamlayacak.

İLK YARI ERKEN BİTİRDİ

Müsabakanın hakemi Yaşar Kemal Uğurlu, ilk yarının son anlarında oynanmayan sürenin 6 dakika olarak gösterilmesini talep etti. Karşılaşmanın 45+4'üncü dakikasına gelindiğinde tecrübeli hakem ilk yarıyı bitirdi. 4'üncü hakemin ve oyuncuların uyarısı sonrası hatasını fark eden Yaşar Kemal Uğurlu, yeniden oyunu başlattı ve ilk yarıyı 90+6'da bir kez daha bitirdi.

Mücadelenin ardından spor yazarları maç sonunda görüşlerini paylaştı.

CEMAL ERSEN: TEK ADIM AT ŞAMPİYON OL / MİLLİYET

Maraton, sporun en zor dallarından biridir. Uzun mesafede düşer kalkar, nefesini ayarlar, kimi zaman tempo yapar, bazen de acı çekersin. Futbol ile çok ortak yanı olduğunu düşünüyorum. İlk haftadan 38. maça kadar neyin nasıl yaşandığı değil, son virajda yapacağın hamle ve ipi göğüslemen önemlidir.

Trabzonspor bir ara en yakın rakibi ile puan farkını 17’ye çıkardığında, ortak görüş, bordo-mavililerin ligin en erken şampiyonluğu ilan eden ekibi olacağı idi. Futbolun güzelliği bu, heyecan hep sürmeli.
O yüzden Adana Demirspor maçının anlamı büyüktü. Kazanırsa, kalan süreçte bir puan alması halinde yılların özlemi sona erecekti.
Zor bir müsabaka olacağı düşünülüyordu. Aksiyonu bol ve tartışılan kararları ile öne çıkan bir karşılaşma izledik. Öyle garip başladı ki maç. Henüz ikinci dakikada hakem Yaşar Kemal Uğurlu, kimsenin içine sinmeyen bir penaltı kararı verdi. Simon Deli’nin ceza alanı içinde Visca ile girdiği mücadelede rakibine yaptığı “dokunuş” sonrası Uğurlu beyaz noktayı gösterdi. Belki, “centilmenlik” haftasında bir jest de Boşnak futbolcudan bekledi tribünler. Atışı kulübe kararıyla Abdülkadir kullandı, kaçırdı. Bu kez VAR önerisiyle ekran başına giden deneyimli hakem “tekrar” dedi. Gerekçe, atış öncesi ev sahibi takımdan ceza alanına giren iki oyuncunun kalecinin kurtardığı topa müdahale etmesiydi. Kitaba göre doğru olsa da, Peres’in tekrar golü tansiyonu artırdı. Uğurlu’yu hiç beğenmedim, eminim o da kendisini.

"RONALDO’YU BİLE KISKANDIRACAK HARİKA BİR KAFA GOLÜNE İMZA ATTI"

Bakın; benzeri pozisyonlar ilk kez yaşanmıyor. Hemen her maçta kritik hakem hataları yaşanıyor. Adana temsilcisi maçın başında geriye düştü diye sallanmamalı, hemen oyun planına dönmeliydi. Kısa bir süre sonra cezayı Cornelius kesti. Visca’nın müthiş asistinde havada adeta asılı kalan “Kuzeyin kralı”, Ronaldo’yu bile kıskandıracak harika bir kafa golüne imza attı. Trabzonspor daha ilk yarım saatte Visca ve Ömür’ün kaçırdıkları olmasa, fişi çekebilirdi.
Ama ne yaptı Karadeniz ekibi? Anlamsız biçimde frene bastı ve rakibini cesaretlendirdi. Kendine gelen Demirspor çok net iki tehlike yarattı. Birinde kaptan Uğurcan’ın inanılmaz müdahalesi, diğerinde Bjarnason’un şutunda direğin azizliği vardı.

"BALOTELLİ’Yİ ÇOK ARADI"

Abdullah Hoca, ikinci yarıya Djaniny ve Bakasetas hamlesi ile başladı. İkili, hocalarını yanıltmadı. Demirspor’un Yunus ile skoru değiştirme çabasına katkı sağlayan çıkmayınca, sinsi bir “avcı” gibi bekleyen Trabzonspor’a “Bakasetas-Cornelius-Djaniny” işbirliği üçüncü golü getirdi. Hazırlanışı ve bitirilişi alkışlanacak cinstendi. Sonrasında filmi geri sardık. Ev sahibinde Yunus Akgün’e ayak uyduran birkaç isim daha çıksa, rötarlı lige devam diyebilirdik. Baskı tamam da, son vuruşlar eksik kaldı, Balatolli’yi çok aradı. Vargas’ın frikik sayısına da katkı sağlayan çıkmadı. Son dakikada Remy’nin kaçırdığı penaltıya ne demeli? Samanın ateş alması için çok geçti.
Bu arada kaptan Uğurcan’ı unutmayalım, yine neler kurtarmadı ki?
Başarıdaki herkese saygı duyuyorum. Lakin sadece bu maç özelinde değil, geldiği günden beri gösterdiği performans ile Dorukhan’a ayrı bir parantez açıyorum. Her yerde görev yaptı, bir kaleye geçmediği kaldı. Sezonun “görünmez kahramanı” odur.
Altını çizmiştim. Maraton zorlu bir yarış diye. Trabzonspor son düzlüğe rahat, kendinden emin ve mutlu girdi. Haftaya Trabzon kenti ve ülke genelindeki sevdalıları, mahşeri coşkuya hazır olsun.
Sözün özü; futbolda bir başkaldırışın simgesidir Trabzonspor. Bunu bir kez daha hatırlatması için, Avcı ve öğrencilerinin atacağı “kocaman” bir adım kaldı.

YUNUS EMRE SEL - SELAM EY HASRET!

Nereden başlasam? Nasıl anlatsam? Diye başlar MFÖ'nün efsane şarkısı Bodrum. Aslında her efsane böyle başlar. Bugün ben de böyle başlıyorum, çünkü bir efsanenin dönüşüne şahitlik ediyoruz hep birlikte.

Bu efsanenin tek bir kahramanı yok. Başta Abdullah Avcı ve ekibi, sonra Trabzonsporlu oyuncular, başkan ve yöneticiler ve yediden yetmişe tüm Trabzonsporlular bu hikayenin kahramanları. Öyle sıradan bir genelleme değil bu. 38 yılın emeği, vuslat beklentisi, yolda yitirdiklerimiz, işte bu sefer tamam derken çalınan emekler...

Bu öyle sıradan bir kavuşma hikayesi değil. Çıldırma eşliğinde seyredilen onlarca futbol sezonundan sona eren hasret... Ey gidi dumanlı dağlar, ey gidi bu vuslatı beklerken kaybedilenlerin mezarları üstünde biten çiçekler... Göklere ve yerlere, yedi katlarına selamların en hislisiyle selam!

Selam, ey vuslat! Selam, ey hasret. Selam, büyüklerden dinlediğimiz hikayeler, selam sana merhum Dozer! Ey gidi Kâzım, hayali kahramanın geri döndü. Önüne barajlar kurdular, durmadı. Suyunun yönünü değiştirmeye kalktılar, yılmadı. Bu cevher öyle bir cevherdi ki bir yolunu bulup yine aktı, her seferinde daha güçlü, daha gür!

Nefesler göğüslerde kayboluyor. Gözler kararıyor. Sonra bir aydınlık beliriyor ufuklardan ve bir ses, çağları delen, kulakları sağır eden bir ses: Bak işte yaklaşıyor fırtına bak yine yükseliyor dalgalar..

BÜLENT TİMURLENK - AVCI ÇÖZDÜ!

Bütün sezon galibiyet hasreti en fazla iki maçla (iki kez) sınırlı olan Trabzonspor'un Adana gibi zorlu bir deplasmana gelirken 3 puanı bir arada görmediği maç sayısının dört olmasını elbette en kolay "şampiyonluk stresi" tarif ederdi.

O stres nefes nefese bir yarışta mı olur yoksa uzak ara lider olduğunuz puan tablosunda arkanıza bakmadığınızda mı? Avcı'nın takımının enerjisi düşmüştü, bu gerçeği sakatlıklar ve sürekli değişen kadro problemiyle bir araya getirdiğinizde dün 0-2'den maçın 2-2'ye ilk yarıda gelebileceğini de anlarsınız.

Avcı'nın 3 yerlide stoper Dorukhan tercihi, Peres'in 30'daki sakatlığıyla kalan bir saatte Ahmetcan'ı stopere getirdi. Visca son yılların en iyi devre arası transferiydi. Tabelacı Visca dün penaltı ve ikinci golde asistiyle kalitesini sahaya koyarken, Abdülkadir ve Kouassi hayal kırıklığı içinde ikinci yarı sahaya gelemediler…

Montella'nın takımı ilk 10 dakikada kaybetti. Vargas-Yunus ikilisiyle çok zorladılar ama ilk yarıda Yunus'un nefis şutunu çıkartan Uğurcan, Bjarnasson'un şutuna engel olup direkt tabelaya ortak olmalarını engelledi.

Abdullah Avcı ikinci yarıda değişikliklerle geçiş oynayacak takımına doğru müdahalede bulunurken, Montella'nın, Balotelli'nin cezalı olduğu maçta eli dardaydı, Rize'deki hayalet Remy dün de ilk maçında penaltı kaçırdı.

Yaşar Kemal Uğurlu iyi hakem değil, böylesine zorlu bir maçta ona görev verilmesi sezon boyunca süren MHK kaosunun bir tezahürü… Trabzon'da bayramın ilk günü haftaya cumartesi...

ERMAN TOROĞLU - REKORA KOŞMASALARDI

Erman Toroğlu'dan Trabzonspor yorumu! "Rekora koşmasalardı 4-5 hafta önce şampiyon olurlardı"

Trabzonspor, Süper Lig'in 34. haftasında Adana Demirspor'u 3-1 mağlup edip şampiyonluk yolunda kritik üç puanıın sahibi oldu. Karşılaşmayı A Spor ekranlarında değerlendiren usta yorumcu Erman Toroğlu, "Maç 3-0. Herkes gergin. Trabzonsporlu oyuncular top yapamıyorlar ama kapasite de bu değil. Normalde daha rahat oynarlar. Bu rekor denemesi Trabzonspor'u bu hale soktu. Eğer rekora koşmasaydı 4-5 hafta önce şampiyon olurlardı." dedi.