Prof. Dr. Ümit Özdağ: Zafer Partisi, 31 Mart Seçimlerine Türkiye'nin yüzde 92.4’ünü kapsayan bir alanda giriyor. Hakkâri’de de, Çukurca’da da, Dereli ’de de, Şırnak'ta da ve Türkiye’nin her yerinde adaylarımız demokratik bir çalışma anlayışıyla sahada çalışmalarını sürdürüyorlar. İstanbul’da, Esenyurt ‘ta da Zafer Partisi Yerel Seçimlerde Esenyurt Belediyesini kazanma iddiasıyla sahada. Çünkü Esenyurt Türkiye’nin yaşamış olduğu göç felaketini en ağır yaşayan ilçelerden bir tanesi. Esenyurt 53 ilden daha büyük bir ilçe. Aslında bir il Esenyurt. Bu ilçede yüz binlerce yabancı hayatı her geçen gün daha ağırlaştırıyorlar, zorlaştırıyorlar, yaşanmaz hale getiriyorlar. Zafer Partisi bu konuda tek çözümü olan parti olarak sevgili Esenyurtluların ilçelerini geri alabilmeleri için desteğini istiyor. Eğer Taşkın başkan bu seçimlerde Belediye Başkanı olarak çıkarsa daha birinci gün imzalayacağı ilk genelge Esenyurt Belediyesi’nden bundan sonra sığınmacılara herhangi bir kaynak aktarılmaması olacak. İkinci imzalayacağı belge, buradaki ruhsatsız bütün sığınmacı dükkânlarının kapatılması olacak. Üçüncü imzalayacağı belge belediye hizmetlerinden sığınmacıların Türk vatandaşlarına göre 3 kat daha pahalı istifade etmesiyle ilgili olacak. Ayrıca bir apartman dairesinde 3-4 ailenin yaşamasına belediye kamu sağlığı gerekçesiyle bundan sonra izin vermeyecek. Aynı zamanda Esenyurt ‘ta Esenyurt Belediyesi, Zafer Partisi'nin yönetiminde uyuşturucuya karşı büyük bir mücadele başlatacak. Biz sevgili Esenyurtlular’dan bu mücadeleyi gerçekleştirebilmek, çocuklarımızı uyuşturucunun pençesinden kurtarmak, bu ilçede yaşanan sığınmacı ve kaçak zorbalığından kurtarmak ve ilçemizi geri almak için Zafer Partisi'ne desteğe davet ediyoruz.

Zafer Partisi olarak, Türkiye’nin her yerinde gururla olduğumuz gibi Esenyurt'ta da gururla bulunuyoruz ve mücadelemizi vermeye devam edeceğiz.

SORU:

Afgan bir aday vardı, geçtiğimiz günlerde adaylıktan çekildi. Bu konu hakkında ne söylemek isterseniz?

CEVAP:

Almanya’nın Sesi Radyosu, Zafer Partisi’nin baskıları neticesinde çekildiğini ifade etmiş. Doğru. Biz buna tepki gösterdik çünkü Türk vatandaşlığı almış bu kişi seçim çalışmalarına doğrudan Afganlara çağrıda bulunarak, Türk vatandaşlığı almış Afganlara çağrıda bulunarak başladı. Açık bir şekilde bütün Türkiye'ye de bir mesajı verdi ki, önümüzdeki süreçte benzer oluşumlar eğer Zafer Partisi iktidara gelerek bu sorunu çözmezse benzer oluşumlar, siyasi oluşumları Türkiye yaşayacak. Biz de buna ağır bir tepki verdik. Bu ağır tepki üzerine anlaşılan geri adım atmak zorunda hissetti kendisini. Bir erken uyarı işaretidir bu Türkiye için. Yarın karşımıza Suriyeli adaylar, partiler, başka ülkelerden gelmiş insanların partileri, grupları çıkarsa hiç ama hiç şaşırmayalım. Mesela bunlardan bir tanesi Antalya siyasetinde artık etkili olmaya başlayan Türk vatandaşlığı almış Ruslardır, inanılır gibi değil ama öyle durum ne yazık ki. Bu kabul edilebilir değil, burası Türkiye. Burası Birleşmiş Milletler değil. Her ne kadar CHP Genel Başkanı Özgür Özel çıkıp ‘şunlardan, bunlardan, bunlardan, bunlardan bunlardan oy istiyorum’ diye sayıp Türkiye’yi adeta Birleşmiş Milletlere çevirse de biz Zafer Partisi olarak Edirne'den Kars'a, Kars'tan Hakkâri’ye, Hakkâri’den, Sinop'a sadece büyük Türk milletinin oyuna talibiz.